CGTN Muhabiri Chen Tingyao, Çin Ulusal İstatistik Bürosu’nun dün açıkladığı verilerde, 2025 yılının ilk çeyreğinde Çin ekonomisinin yıllık bazda yüzde 5,4 oranında büyüme kaydettiğini belirtti.

ABD-Çin Ortaklık Vakfı Başkanı John Milligan Whyte'ın, açıklanan bu rakamın, Çin ekonomisinin güçlü bir dayanıklılığa ve dinamik bir yapıya sahip olduğunu gösterdiğini ifade ettiğini aktaran Chen Tingyao "Whyte, Çin’in mevcut küresel zorluklar karşısında istikrarını koruyabilecek ve dış baskılarla başa çıkabilecek kapasitede olduğunu vurguladı." dedi.

Chen Tingyao, yüzde 5,4’lük ekonomik büyümeyi şu şekilde değerlendirdi:

"Çin özeline bakıldığında, bu oran hem geçen yılın son çeyreğine göre yüzde 1,2’lik bir artış kaydetti, hem de 2024 genelinde kaydedilen yüzde 5’lik büyümenin üzerine çıktı. Küresel ölçekte değerlendirildiğinde ise bu büyüme hızı, dünyanın önde gelen ekonomileri arasında en yüksek oranlardan biri olarak öne çıkıyor. ABD, bu yıl ticaret ortaklarına birçok defa ek gümrük vergisi getirdi ve küresel ekonomik düzen ciddi biçimde sarsılmış durumda. Peki, böylesine karmaşık bir dış ortamda, dünyanın ikinci büyük ekonomisi olan Çin bu baskıya dayanabilir mi? Yılın ilk çeyreğine dair ekonomik veriler, bu soruya güçlü bir yanıt verdi. 2025 yılının ilk çeyrek verileri, Çin ekonomisinin sahip olduğu sağlam temelleri gösterdi. Ekonomik büyümeyi destekleyen göstergelere bakıldığında; sanayi katma değeri yıllık bazda yüzde 6,3, hizmet sektörünün katma değeri yüzde 5,3, sabit sermaye yatırımları ise yüzde 4,2 oranında artış gösterdi."

Sağlamlığın temelinde, Çin ekonomisinde giderek güçlenen iç dinamiklerin yer aldığına değinen Chen Tingyao "Son beş yıl içinde iç talebin ekonomik büyümeye katkısı yüzde 80’in üzerine çıktı. Bu yılın ilk çeyreğinde, tüketim mallarının toplam perakende satışı yıllık bazda yüzde 4,6 oranında büyüdü. Güzellik, rahatlama ve sağlık alanlarında hücre uyarımı konusunda dünyada lider konumda olan Fransız firması LPG’nin CEO’su Thierry Gee, 'Çin firmamızın dünya genelindeki ikinci büyük pazarı konumunda. Son iki yılda küresel ekonomik zorluklara rağmen Çin’e güveniyoruz. Çünkü Çin, dünyanın en açık pazarlarından biri ve büyük bir tüketim potansiyeline sahip.' diyor." ifadelerine yer verdi.

Chen Tingyao, yenilikçilik açısından ise özellikle yüksek teknolojili imalat sektörünün öne çıktığının altını çizerek, şunları kaydetti:

"İleri teknolojili imalat sektörünün katma değeri ilk çeyrekte yüzde 9,7 artarken, bu oran büyük ölçekli sanayi işletmelerinin ortalama büyüme hızını 3,2 puan geride bıraktı. BMW Çin Bölgesi Sorumlusu Sean Green, yapay zekânın artık BMW ile Çin arasındaki stratejik işbirliğinin temel alanlarından biri haline geldiğini belirtti. Çin hükümeti, karmaşık ve belirsizliklerle dolu küresel ortamda ekonomiyi desteklemek için çeşitli ve pratik önlemler almaya devam ediyor. Geçtiğimiz yıldan bu yana hayata geçirilen teşvik paketleri, özellikle tüketimi canlandırmayı hedefleyen politikalar iç tüketimi yeniden güçlü bir büyüme dinamiği haline getirdi. Genel tabloya bakıldığında, Çin ekonomisi güçlü temeller, yeterli iç dinamikler ve etkili politika araçlarıyla desteklenerek daha dayanıklı bir yapıya kavuştu. Aynı zamanda dışa açılmayı genişletme ve küresel ölçekte ticari 'dost çevresini' büyütme çabaları da devam ediyor."

Korumacılığın yükseldiği ve dış ortamın giderek daha karmaşık hale geldiği bir dönemde, ABD’nin uyguladığı yüksek ek gümrük vergilerinin kısa vadede baskı yaratabileceğini vurgulayan Chen Tingyao "Ancak bu durumun Çin ekonomisinin uzun vadeli istikrarlı büyüme eğilimini değiştirmesi beklenmiyor. Uygulanmakta olan daha aktif makroekonomik politikalar sayesinde Çin, dışsal zorluklarla başa çıkmak ve kalkınma hedeflerine ulaşmak konusunda hem özgüven hem kapasite hem de güce sahip. " dedi.