CGTN Muhabiri Jian Guo'nun değerlendirmesinde,  "ABD malı almak mı, almamak mı? Bu konu, Avrupalılar için daha önce hiç rastlamadıkları bir sorun haline geldi. Halihazırda, bu karışık duygu, uluslararası sosyal medyada hızla yayılıyor. Şubat ayından bu yana, “Amerikan mallarına yönelik Avrupa boykotu” eylemiyle ilgili tartışmalar, X gibi sosyal medya platformlarında büyük ölçüde arttı. "Facebook” ta, Amerikan mallarına yönelik boykot çağrısı yapan Danimarkalı kullanıcı sayısı ay sonunda 72 bine yükseldi. Bu, nüfusu sadece 6 milyon olan bir ülke için hiç de küçük bir rakam değil. Finlandiya gazetesi Village Future tarafından yapılan bir ankete göre, Finlilerin yaklaşık yüzde 50’si artık ABD’ye güvenmiyor." ifadeleri yer aldı.

CGTN Muhabiri Jian Guo'ya göre, İsveç’te yapılan diğer bir anket ise katılımcıların neredeyse yüzde 80’inin günlük yaşamlarında Amerikan mallarını satın almaktan kaçındığını gösteriyor. Fransız Otomobil Endüstrisi Federasyonu’nun verilerine göre, şubat ayında ABD otomobil markası Tesla’nın satışlarında yüzde 26,1 oranında düşüş görüldü.

CGTN Muhabiri Jian Guo'nun değerlendirmesi şu şekilde:

"Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri uzun zamandır yakın müttefikler. Peki, neden Avrupalılar, Amerikan mallarını bu kadar kararlı bir şekilde boykot ediyor?

Öncelikle, ABD Başkanı Trump’ın Danimarka’ya bağlı özerk bölge Grönland’ı ABD topraklarına katma yönündeki ısrarlı açıklamaları büyük tepki uyandırdı.

Ardından Ukrayna krizinde Washington’un Avrupa’yı bir kenara itmesi ve Rusya ile doğrudan görüşmeler yapması dikkatlerden kaçmadı.

ABD’nin ek gümrük vergisi hamleleri de ikili ilişkileri olumsuz etkiledi.

Dün ABD tarafından alüminyum ve çelik ithalatında uygulanan ek verginin yürürlüğe girmesinin ardından, Avrupa Birliği (AB) ABD'den ithal edilecek ürünlere karşı tedbir kararı aldı.

ABD Başkanı Donald Trump daha önce de komşusu Kanada’yı ülkesinin 51’inci eyaleti yapma yönünde açıklamada bulunmuş ve bunu ekonomik güçle gerçekleştireceğini ifade etmişti.

Çin Dışişleri Üniversitesi'nden (China Foreign Affairs University) Profesör Li Haidong’a göre, demek ki Trump’ın ilan ettiği ek gümrük vergileri, Washington için yalnız bir ekonomik araç değil aynı zamanda başka ülkelerin egemenliğini tehdit eden bir araç da olabiliyor.

Avrupalıların çıkarı açısından en kritik üç konu; egemenlik, güvenlik ve ekonomi ABD’den gelen tehdit, aşağılama ve şantaj ile karşı karşıya.

Avrupa’da başlayan Amerikan mallarını boykot eyleminin hızla tırmanması yüzünden birçok ABD işletmesinin bundan büyük zarar göreceği öngörülüyor. Ayrıca Avrupa ile ABD arasındaki karşılıklı misillemeler sonucunda çok taraflı ticari sistemin tamamen yıkılabiliceği belitiliyor.

Avrupalı politikacılar belki de daha çok şunu düşünmeli; Halkın kendiliğinden “Amerikan mallarını boykot etmesi” yalnızca bir tüketim tercihi değil, aynı zamanda Amerikan hegemonyasına ve zorbalığına karşı bir protesto ve Avrupa'nın stratejik özerkliğinin bir arz ve ifadesi. Eğer Avrupa gerçek bir stratejik özerklik aramıyorsa, bunu olası bir “Amerikan felaketi” takip edebilir."